Hayatımın miladı, öncesi ve sonrası var. CAN'dan önce ve CAN'dan sonra...
O doğduğu an kendi hayatım dahil herşeyden vazgeçtim, sadece onun için yaşamaya başladım adeta. Başka türlüsü elimden gelmedi, düşünmedim bile üzerinde düşünecek zamanım dahi olmadı aslında, her anımda şimdi sırada ne var, ne yapmalıyım diye devam ettim.
"Her çocuk doğduğunda, bir anne doğar" derler ve "emek verdikçe o bağ sevgiyle evrilerek büyüyor" diyorum ben ve babaları da hesaba katıyorum! CAN söz konusu olduğunda ise en geniş anlamıyla aileden ve gerçek bir ekipten söz etmek gerekiyor tabi. Nasıl mı? Anlatacağım...
The crisis of my life, there is before and after. Before CAN and after CAN...
I gave up everything including my life the instant he was born, it was as though I started living only for him. I couldn't handle it any other way, I did not even think about it infact I did not have the time to think, I continued as what is next, what should I do now.
They say "A mother is born with each baby" and I say "the bond nourishes with love as one puts effort into it" and I add fathers to the equation. We have to talk about family in the broadest sense of the word and a real good team when CAN is the case. How? I will tell...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz en kısa zamanda yayınlanacaktır.