Gecikmiş konuşma her çocukta ortaya çıkabilecek bir sorun olmakla beraber altında yatan sebepler ve çözümleri farklılık gösterebilen bir konu. Bazı durumlarda sebep psikolojikken bazen fizyolojik sorunlar konuşmayı zorlaştırabiliyor. Yapısal pürüzler, konuşma için temel altyapılara sahip olamamaya ve buna bağlı olarak yeme/yutma süreçlerinde dolayısıyla beslenmede sorunlar yaşamaya neden olabiliyor.
Erken doğan bebeklerin akciğerleri gelişimini tamamlamadığı için ventilatöre bağlı geçirdikleri dönem uzun olabiliyor. Bu evrede damak boyunca oluşan hortum izi ilerki yaşlarda kubbe şeklinde oldukça yüksek bir damak yapısına sebep olabiliyor. Bu durum dil kaslarının doğru kullanımını ve gelişimini zorlaştırabiliyor. Deriz ya hani "dili dönmüyor" diye, dil gerçekten de yeme ve konuşma süreçleri için gerekli kabiliyetleri kazanamıyabiliyor.
Uzman bir dil ve konuşma bozuklukları terapisti tarafından masaj teknikleri ve fiziksel uyarımlarla gerçekleştirilen tedavi süreci öneriliyor. Öncelikle yüz ve ağız içindeki kas ve sinir gruplarının koordineli çalışması hedefleniyor. Salya kontrolü, dil pozisyonu sağlama, çiğneme yetisi, kuvvetli dudak kapanışı, nefes kontrolü gibi kazanılması gereken temel beceriler var. Bunların oluşumu beslenme süreçlerine olumlu yansıyor. Öğürme ve kusma azalıp, sulu gıdalardan pürelere hatta katı gıdalara geçmek mümkün oluyor. Yeme yutma süreçlerindeki gelişim ses üretimine ve konuşmaya gerekli altyapıları kuruyor.
Konvansiyonel masaj ve uyarım yöntemlerinin yanısıra geliştirilen yöntemler de var. Castillo Morales Apareyi bunlardan biri ve özel bir damaklık kullanımını öneriyor. Diğer bir yöntem ise elektrik stimilasyon olup, pasif olarak kasların çalıştırılması prensibine dayanıyor. Yapılan çalışmalara göre 6 ayda anlamlı farklar tespit edilirken, 1 yıllık bir sürecin sonunda yaşam kalitesinde kayda değer değişiklikler sağlanabiliyor.
Tüm gıdaları iştahla tüketebilen ve her derdini konuşarak anlatabilen sağlıklı bir çocuk için çabamız sürüyor...
Although delayed speech is a problem that can arise in any child, the reasons behind it and the solutions may wary widely. For some the problem is
psychological, for others physiological problems disable speech.
Structural issues may diminish the presence of basic infrastructures and
consequently cause difficulty in eating/swallowing routines causing
feeding problems.
Due to the immature lungs, the period that early born babies are
ventilated may be long. The tube mark created along the palate in this
phase may cause a quite high dome like palate. This situation may complicated the correct usage and development of tongue muscles. As we say, "tongue doesn't roll", the tongue really may not gain the talents necessary to eat and speak.
A rehabilitation period with massage techniques and physical stimulus
by a certified speech-language pathologist is advised. The primary goal
is to enable the facial and mouth muscle and nerve groups to work in
harmony. Saliva control, tongue positioning, chewing ability, strong lip
closure, breath control are basic abilities to achieve. The
establishment of these affect the feeding cycles positively. Gagging and
vomiting decrease and it is possible to progress from soft foods to
mashed and even to solids. The development in eating and swallowing routines help to establish the infrastructure needed for voice prodution and speaking.
There are techniques developed other than conventional
massage and stimulus methods. Castillo Morales is one of them and it
proposes the usage of a special plate on the roof of the mouth. Another
one is electrical stimulation and it relies on passive employment of the
muscles. With respect to the held studies there has been meaningful
change within 6 months and the life quality changes respectively after a
1 year period.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz en kısa zamanda yayınlanacaktır.